Ticari Davalar Nelerdir?
MUTLAK TİCARİ DAVALAR, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5904 E.,2016/9858 K. Sayılı ve 29.11.2016 K. Tarihli)
- Acentelikle ilgili uyuşmazlıklarından kaynaklanan davalar (TTK 102-123)
- Anonim şirketlere ilişkin uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalar (TTK 329-572)
- Limited şirketlere ilişkin uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalar (TTK 573-644)
- Poliçe (TTK 671-775),Bono (TTK 776-779) ve Çekten kaynaklanan uyuşmazlıklardan doğan davalar (TTK 780-823) Yargıtay uygulamalarına baktığımızda, zaman zaman temel ilişki, zaman zaman da kıymetli evrak ilişkisi dikkate alınarak davanın nitelendirilmesi yapılmaktadır.
- Eşya taşıma (TTK’nin 856 ilâ 893),Yolcu taşımaya (TTK 906-916) ilişkin uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalar
Özel kanun hükümleri gereğince mutlak ticari sayılan davalar
Özel kanunlarda davanın ticari dava olduğunun belirtilmesi ile ticaret mahkemesinde görüleceğinin belirtilmesi aynı şeyleri belirtmemektedir. Şöyle ki Bu durum görevle ilgili bir inceleme yapmak gerekecektir. Koop K. veya Finansal kiralama Kanununda belirtildiği gibi bu tür davaların “Ticari dava ” olduğu belirtilirse davanın miktarına göre dava Asliye veya Sulh mahkemesinde görülebilecektir. Fakat İİK.nun daki gibi ticaret mahkemesi görevli şeklinde bir ibarenin kullanılması durumunda davanın miktarı ne olursa olsun ticaret mahkemesi bu davayı inceleyecektir.
- Kooperatifler K. 99 maddesi uyarınca bu kanundan düzenlenen hususlardan doğan davalar
- Finansal kiralama sözleşmesinden doğan davalar
- İflas davası da borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret mahkemesinde açılır
- Oda ve borsa üyelerine verilen disiplin cezaları
- NİSPİ TİCARİ DAVALAR, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5904 E.,2016/9858 K. Sayılı ve 29.11.2016 K. Tarihli)
- BK. m. 520 deki adi ortaklığın ortakları arasındaki davalar nispi ticari davalara örnek gösterilebilir. Bu örnekte de görüldüğü üzere ortaklık tacir olmayıp, adi ortaklığın ortakları tacirdir ve aralarında ortaklıktan doğan dava nispi ticari davadır.
- Tüzel kişi tacirlerin bütün işleri ticari niteliktedir. Gerçek kişi tacirler de ise iki istisna dışında işlemleri ticaridir. Bunlar muamelenin yapıldığı esnada ticari İşletme ile ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirirse veya işin ticari sayılması halin icabı müsait olmazsa yapılan iş ticari nitelikte olmayacaktır.
ÜÇÜNCÜ GRUP TİCARİ DAVALAR, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara dair davalardır.
Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara dair davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5904 E.,2016/9858 K. Sayılı ve 29.11.2016 K. Tarihli)